Karım Demek Kaba Mı?
İstanbul’da yaşayan, ofiste çalışıp akşamları blog yazan biri olarak, bazen kendime “karım demek kaba mı?” diye soruyorum. Evet, normalde kafamda çok büyük bir mesele gibi görünmüyor ama, bazen arkadaşlarım veya tanıdıklarım bu tür ifadelerimi duyunca, bu kelimenin gerçekten nasıl algılandığını sorgulamak zorunda kalıyorum. “Karım” demek, doğru mu? Neden “eşim” demek daha yaygın? Karım demek, acaba bazılarının gözünde olumsuz bir çağrışım yapıyor mu? İşte tüm bu soruları düşündükçe, aslında hem dilin hem de ilişkilerin nasıl şekillendiği üzerine de bir yolculuğa çıkıyorum.
Geçmişte “Karım” ve “Eşim” Kavramları
Birçok insanın aklında, “karım” kelimesi belli bir dönemin, belki de belirli bir sosyal yapının etkisiyle şekillenmiş bir kavram olabilir. Geçmişte, özellikle daha geleneksel toplumlarda, kadının rolü genellikle daha sınırlıydı ve “karım” kelimesi, kocasının sahip olduğu bir şey ya da “kontrol edilen” bir birey gibi algılanabiliyordu. Her ne kadar 21. yüzyılda çok daha eşitlikçi ve modern bir toplumda yaşıyor olsak da, bu tür kelimelerin toplumsal algıları hala geçmişten etkileniyor.
Özellikle bizim gibi büyük şehirlerde, daha liberal düşüncelerin hakim olduğu bir ortamda, eşler birbirine daha çok “eşim” diyerek hitap ediyor. Bunda, bireylerin birbirine karşı daha eşit ve saygılı olma isteği büyük bir rol oynuyor. “Karım” demek, bir şekilde o geçmişe ait bir iz gibi kalmış olabilir. Ama o kadar da basit değil, değil mi? Çünkü bazen kelimeler sadece dilde değil, duygularda da bir anlam kazanır.
Bugünün “Karım” Tartışması
Bugün, yani 2020’lerin başında, “karım” kelimesi çoğu zaman günlük konuşmalarda samimi ve normal bir ifade olarak kullanılıyor. Ama bazen çevremde duyduğumda, bu kelimenin tınısı bana biraz eski moda gelebiliyor. Hani “karım” derken, bir de bakıyorsunuz ki, karşınızdaki kişi bu kelimeyi duyunca biraz garipsiyor. Özellikle kadınlar, belki de “karım” demenin onları küçümseyen bir anlam taşıdığına inanabilirler. Gerçekten de bu, bazı ilişkilerde oluşan eşitsizliği yansıtan bir kelime olabilir mi?
Bir gün bir arkadaşım, bana “Eşim” demek varken neden “karım” dediğimi sormuştu. Şaşırdım, çünkü bu kelimeyi aslında samimi ve doğal bir şekilde kullanıyordum. Ama arkadaşımın gözünde, “karım” kelimesi bir otoriteyi, bir tür kontrolü çağrıştırıyordu. “Eşim” demek, ona göre daha modern, daha eşitlikçi bir ifade gibiydi. Bu konuda ne düşündüğümü sormak da insanı bazen zor durumda bırakabiliyor.
Toplumsal Algılar ve Kelimelerin Gücü
Burada devreye toplumsal algılar giriyor. Kelimeler, bazen sadece sözcükler değildir; aynı zamanda toplumun bizim için neyi kabul ettiğini veya reddettiğini de yansıtırlar. “Karım” demek, bazıları için hala kadını bir mülkiyet gibi görme anlayışını yansıtabilirken, “eşim” demek, her iki tarafın da birbirine eşit şekilde saygı gösterdiği bir ilişkiyi simgeliyor olabilir. O yüzden bazen kullandığımız kelimelere daha dikkat etmek gerekebilir. “Eşim” demek daha nötr, daha eşitlikçi bir tavır sergileyen bir ifade olabilir.
Ancak bu, her zaman geçerli mi? Kesinlikle değil. Çünkü kelimelerin anlamları zamanla evrilir. Toplumlar değiştikçe, dil de değişir. İstanbul’daki birçok modern çift, “karım” ya da “eşim” demek arasında çok da fark görmeden birbirlerine hitap edebilirler. Sonuçta, önemli olan kelimenin ardındaki niyetin samimiyetidir.
Geçmişin Gölgesinde Bugünün Seçimleri
Belki de işin içinde bir de geçmişin gölgesi var. Geçmişin o “karım” demekten gelen yüklü anlamı, bugünün daha eşitlikçi dünyasında hala varlığını sürdürüyor. Bazen biz farkında bile olmadan, dilimizdeki eski kalıpları, eski alışkanlıkları devam ettiriyoruz. Özellikle İstanbul gibi büyük ve dinamik bir şehirde, her gün farklı kültürlerle iç içe olmak, bazen farkında olmadan eski kalıpları sorgulamamıza sebep oluyor. “Karım” demek, bir anlamda eski düzeni hatırlatırken, “eşim” demek daha yenilikçi bir bakış açısını ifade ediyor olabilir.
Ama belki de bu sadece kelimelerin gücüyle ilgili bir şey değil. İlişkilerdeki anlayış ve yaklaşım da çok önemli. Ne kadar modern, eşitlikçi ya da farklı kelimeler kullansak da, asıl önemli olan ilişkinin içindeki saygı ve eşitlik. Eğer bir çift birbirine karşı gerçekten eşitse, hangi kelimeyi kullandıkları çok da önemli olmamalı.
Gelecekte “Karım” ve “Eşim”in Yeri
Gelecekte, “karım” ya da “eşim” gibi kelimeler hala gündemde olacak mı? Belki de ikisi de değişecek. Toplumlar, ilişkiler ve eşitlik anlayışları sürekli evriliyor. Belki de ilerleyen yıllarda, daha farklı ve daha nötr ifadeler kullanılacak. Kim bilir? Şu an için önemli olan, kendimizi ve ilişkilerimizi nasıl tanımladığımız ve nasıl bir dil kullandığımız.
Sonuçta, “karım” demek kaba mı? Belki, bazıları için evet. Ama diğerleri için, bu kelimenin bir samimiyet ve bağlılık anlamı taşıdığını söyleyebilirim. Sonuç olarak, kelimeler değişebilir ama samimiyet ve anlayış, ilişkilere yön veren en önemli faktörlerden biri olmaya devam edecektir.
İşte böyle; bazen basit bir soru bile, insanı kendi düşüncelerini sorgulamaya sevk edebiliyor. Belki de “karım” demek, kelimeyi kullandığınız kişiye ve ona ne ifade ettiğinize bağlı olarak, tam anlamını buluyor.